Arabanın Torpidosuna Sokarım!!!!!

Arabanın Torpidosuna Sokarım!!!!!
Murat Özarı: - Eğer var ya bak sana Fikret Engin sana bişey söyliyim, bak bi dakka ya, bi dakka sana bişey söyliyim, o Teoman, sen şimdi burdasın ya, sen benim arkadaşımsın, Fikret Engin, ben senin için ölüme giderim. Fikret Engin: - Eyvallah, ben de giderim abi, tamam. Murat Özarı: - Sen benim kader arkadaşımsın. Teoman Bey, sana benim yanımda öyle vuracak var ya, O Teoman'ı var ya, arabanın torpidosuna sokarım!!!

1 Kasım 2010 Pazartesi

2 Yetmez Bize


Necip'in golüyle Beşiktaş Sivasspor karşısında 2 farklı üstünlüğü yakaladığında, böyle bağırıyordu Beşiktaş kapalısı. Haklıydılar, eğer Beşiktaş taraftarıysanız 2 asla yetmez size. Rakip kim olursa olsun, 3 olmalı en az, belki 4. Beşiktaş güle oynaya farklı bir galibiyetle bitirebileceği maçı yine taraftarını kanser ederek sonlandırdı. Ligde son 3 haftayı puansız kapatmanın verdiği sıkıntıyla maça başlayan Beşiktaş, savunmanın göbeğinde yine değişik bir ikili denedi. Toraman'ın yanına monte edilen Ersan ilk 11'deydi ve rahatlıkla söyleyebilirim ki, hiç sırıtmadı. Karşılaşma öncesi taraftarlarca doğum günün kutlanan Guti'nin harika çalımı sonrası verdiği lokum gibi arapasını önüne alan Üzülmez'in gelişine yaptığı ortaya ayak koyan Bobo, Beşiktaş'lıların rahat bir maç seyredip keyifleneceklerini akıllara getirdi, Necip'in golü ise herkese derin bir oh çektirdi. Tribündeki ve ekran başındaki taraftarlar kadar sahadakiler de bayağı bir rahatladı ki, tempo düştü, gol aramak yerine idare eden bir Beşiktaş indi sahaya. Devre 2-0 kapanırken Hilbert'in üstüste yaptığı pas hataları, Ernst ve Necip'in güzel oyunu akıllarda kalanlardı. İkinci yarı Sivasspor geride olmanın verdiği hırs ve motivasyonla daha çok rakip yarı sahada görünmeye başladı. Bobo'nun da gününde olmaması ileriye çıkılan topların duvar gibi dönmesine neden oldu. Guti yorulup, Tabata ve Holosko da çok top kaybı yapınca Beşiktaş mahkum oynayan takım konumuna düştü. 67. dakikada o ana kadar çok iyi mücadele eden ve golüyle de skoru tutan isimlerden olan Necip'in akıl almaz hatasıyla gelen Sivasspor golü, 23 dakikalık eziyetin başlangıcıydı (Ben o hatayı Nihat'ın oyuncu değişikliği için kenara gelip cenabetliğini Necip'e bulaştırmasına bağlıyorum.). Schuster oyunun iyice kendi yarı alanına yığıldığını ve takımının topu rakip sahada tutamadığını gördü ve Fatih'i de Bobo'nun yerine oyuna sürdü. Guti'nin yerine oyuna dahil olan Yusuf'un harika pasını alıp ceza sahasına giren ve penaltı noktası üzerinde boş kaleye vuruş yapabilecek durumda olan Fatih'e çıkarmayan Nihat, tam da kendinden beklendiği gibi kalecinin gözüne vurarak taraftarın küfür kare ası'nda kendine yer buldu. Kullanılan kornerde de Ernst direği geçemeyince eziyet dakikaları sürdü. Ersan hava toplarındaki başarısıyla skorun korunmasında katkı sahibi olurken, Necip'in de yedirdiği golden sonra kendini bir hayli sorumlu hissederek stoperlerin arasına girip savunma yapması ve ayağına gelen tüm topları dan-dun vurarak uzaklaştırması ilginçti. Herkes "yırttık" diye düşünürken Sivasspor gerçekten akıl almaz bir gol kaçırdı Uzatma dakikalarında sol taraftan aldığı topu sürerek karşısında hiçbir Beşiktaşlı olmadan Rüştü'nün burnunun dibine kadar giren Cihan (savunma elemanları Cihan'ın topu ortaya çıkaracağını düşündüklerinden geri geri koşarak içeriyi marke etmekle meşguldüler) çok rahat pozisyonda topu şutladı, Rüştü'yü geçen top direkten döndü ve altıpas yakınlarındaki Mehmet Nas'ın önüne düştü. Mehmet Nas da berbat bir vuruşla topu boş kale dışarı attı. Pozisyonun sürdüğü o 4-5 saniye içerisinde maçı izleyen tüm Beşiktaş taraftarları yepisyeni beyaz saç tellerine sahip oldular. 2-1 sona eren karşılaşmadan sonra konuşan Schuster de takımın içine düştüğü aczi itiraf ederek sezonun en kötü maçını oynadıklarını kabul etti. Görüldü ki, Guti bu takıma çok lazım. En az Quaresma kadar. İkisi bir arada oynadıklarında takımın oyun kalitesini bir hayli yükseltiyorlar, ne güzel. Fakat Beşiktaş'ın bu ikili sahada olmadığı zaman da belli bir oyun karakteri ortaya koyması lazım. Tercih edilen sistem de zaten bilindiği üzere saatli bir bomba. Bakalım bir dahaki patlama ne zaman olacak...Sami Yen'deki Galatasaray maçına kadarki fikstür nispeten rahat. İçeride Kasımpaşa, dışarıda Gençlerbirliği ve yine içeride Konyaspor. Bu 3 karşılaşmadan alınacak 9 puan Beşiktaş'ı zirve yarışı içinde tutar, Galatasaray karşısında oynanacak oyun ve alınacak skor da turnusol kağıdı olur sezonun geri kalanı için.

Not: Sivas'lı Keita da Guti'nin gadasını şöyle bir tarttı, Guti de sinirlenerek sarıyı gördü. Guti'nin alışması lazım, çünkü daha çok tekme tokat dalacaklar ona. Bu daha başlangıç.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder